7 Ocak’ta Ulukavak Mahallesi, Sakarya 3’üncü Sokak’ta meydana mevrut olayda; park yeri halindeki otomobilin altına, iddiaya göre, düzenek yerleştirildiğini ayırt eden Hatun Çıpa (56), polise bildirdi. İhbarla bölgeye trafik, güvenlik ve bomba imha ekipleri gönderme edildi. İncelemede, otomobile bomba düzeneği yerleştirildiği belirleme edildi. Yakınlarda düzenlilik önlemi alan ekipler, bölgedekileri uzaklaştırdı. Bomba imha uzmanlarınca bomba düzeneği tehlikesiz alana alınarak, fünye ile patlatıldı. Patlama sırasında 3 araçta da hasar oluştu. İncelemede, bomba düzeneğinin üstünde pil ve ara sıra zerre ile aparatlar bulundu. Parçalar incelenmek üzere polis güçleri merkezine götürüldü. Kadın Çıpa’in da şikayeti ile degaje çaplı soruşturma başlatıldı. Çıpa’in dini nikahla alay malay yaşayıp ayrıldığı, bomba düzeneğini otomobile yerleştirdiği kanıt edilen Ayar Karadağ (45) ile müzaheret ettiği öne sürülen Şükrü Gül (46), mahkemece tutuklandı.
HAKİM KARŞISINA ÇIKTILAR
Valör Karadağ ile Şükrü Gül karşı ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ‘tehlikeli maddeleri izinsiz adına bulundurma veya halk değiştirme’ suçlarından 23’er yıla büyüklüğünde hapishane istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame, 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce akseptans edildi. Tutuklu sanıklar ilk defa bilge karşısına çıktı. Duruşmaya mevkuf sanıkların yanı sıra taraf avukatları ve Bayan Çipo katıldı.
“KENDİSİNİ ÇOK SEVİYORUM”
Kadir Karadağ, savunmasında, “Bayan Demir ile 10 yıl bu arada yaşadık. Ben kendisini haddinden fazla seviyordum. Ona olan sevgim yüzünden gözüm kör oldu, diyebilirim. Bunun hesabına siz hangi derseniz deyin. Çocuğunu üniversitede ben okuttum, kendisine sıfır fazla aldım, geçimini ben sağladım sonradan aramızda sorunlar çıkmaya başlayınca ben kendisinden senet istedim, o birlikte çalışıp bana borcunu ödeyebileceğini söyledi. Esasen da borcuna kıymet 4 bin TL’lik iki senet aldım. Çünkü aramız onunla bozuluyordu. 2018 yılında anlaşmazlıklarımız elan üstelik arttı ve 2020 yılında hareket amacıyla mülk dışına çıktığımda, Hanım Çipo’in evimizde kuma kullandığımız eşyalarımızı alıp evden gittiğini gördüm” dedi.
“KELEPÇENİN PARÇASINI EVDE BIRAKIP MÜLAKAT YERİMİZE GELİYORDU”
Daha bilahare bire bir araya geldiklerini anlatan Karadağ, “Kadın Çipo ile bazı bazı bir araya geliyorduk. Benden şikayetçi olduğu amacıyla ayağıma elektronik izlem kelepçesi takılmıştı. Hatun, kelepçenin parçası olan ve kendisinde mevcut aleti evine bırakıp kavuşma yerimize geliyordu. arada bir dahi namına şikayetlerinden vazgeçmesini söylüyordum, benzeri müddet bilahare de vazgeçmişti. Ancak ego üstelik elektronik bilezik halen duruyordu. Benzeri süre sonradan bile aracının altında bomba düzeneği bulunmuş, söz konusu kâin bomba ile benim tek alakam yoktur, o aracın altına bombayı ben koymadım veya koydurmadım, benimle gelişigüzel tutuklu bulunan Şükrü Gül’e bahse konu bombayı ben hazırlatmadım, Şükrü çalışanımdır, arada bir Bayan Demir’i arama ettirdiğim doğrudur. Ne benim hangi bile yanımda çalışan Şükrü’nün bu olayla ilgisi yoktur. Beratımı istiyorum” diye niteleyerek konuştu.
“BAZI BAZI EVDE OLUP OLMADIĞINI KONTROL EDİYORDUM”
Değer Karadağ’a müzaheret ettiği öne sürülen Şükrü Gül ise savunmasında, “Aracın altında bulunan bomba düzeneği ile ilişkin hiçbir ilgim namevcut, üzerime atılmış suçlamaları katiyen kabul etmiyorum. Bu düzeneği aracın altına ego yerleştirmedim, Kıymet Karadağ, Karı Demir’i haddinden fazla seviyordu. ‘arada bir evde olup olmadığını taharri et’ dediği üzere gidip geliyordum. Ben böyle tıpkı öz yapmadım, Ölçü as Karı Demir’in arabasının altına bomba düzeneği koydurmuş olabileceğini üstelik düşünmüyorum” dedi.
“KELEPÇENİN BANA VERİLEN KISMINI EVDE BIRAKIP BULUŞMAYA GİTTİĞİM AKILLICASINA”
Seçkin 2 kişiden da şikayetçi olduğunu söyleyen Eş Çıpa, Değer Karadağ ile 2015 yılında yaşamaya başladıklarını belirterek, şunları kaydetti: “Kıymetiharbiye ile resmi nikahımız yoktu. 2020 yılı Eylül ayında bile ayrıldık ve tıpkısı değişik araya gelmedik, O dönemlerde Haysiyet’in beni darbettiği günler olmuştur. Evin eşyalarını ve benim çökertme telefonumu kırdığı amacıyla bana telefon alacağını söyleyerek iki hüccet imzalattı. Senetleri abes alıp kendisi doldurdu. Bana ‘Bak çok ateş şeyler olacak’ diyordu. bir iki çağ geçtikten sonradan de bana birisi tüfekle elem açıp yaraladı. Ben o devir Çorum’u ayrılma etmiştim, aracıma takip cihazı yerleştirmiş evet de strateji etmiş kabil. Sinop’ta beni buldu. Ben kendisinden korktuğum ortamında onunla gelişigüzel Çorum’a gabi döndüm, elektronik bilezik taktığım dönemde de gene beni arayıp zılgıt ediyordu. Beni annemle çocuklarımla korkutuyordu. Beş Altı sefer elektronik kelepçenin bana sunulan kısmını evde bırakıp Mesabe ile buluştuğum doğrudur. Ben bunları ondan korktuğum üzere yaptım, Aracımda bomba düzeneği bulunduğunda aracımı hiç kimseye vermedim. Eder’le cezaevindeyken görüntülü ve ünlü kendisine görüşmüşlüğüm vardır. Valör’in ya de bire bir başkasının aracıma bomba düzeneği koyduğunu gözümle görmedim, benim husumetlim ya dahi düşmanım yoktur. İkisinden üstelik şikayetçiyim.”
MAHKEME ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, eksiklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi. Hanım Demir ise duruşma çıkışında “Adalet neyse o, söyleyeceğim benzeri özdek yok. Suçluysa cezasını çeksin, günahsız ise çekmesin. Benim kimseyle zorum kimseyle iddiam bulunmayan” dedi.
