Hak Bakanı Bozdağ, Kırşehir’de dolgun küşat ve asıl atma töreninde konuştu: (1)

Türe Bakanı Bekir Bozdağ, “Kılıçdaroğlu esbak Mersin Ağacı Cumhuriyet Başsavcımızı de misyon gösteren bir izah yapıyor. İki periyot sustu. Yıldırı örgütü izah yapana kadar ağzını bıçak açmadı. Yıldırı örgütü izah yapınca kükredi.” dedi.

Kırşehir’in Çiçekdağı Belediyesi’nin şişman küşat ve temel atma töreninde Bozdağ, Mersin’in Mezitli ilçesindeki polisevine 2 karı teröristin cüretkâr düzenlediğini,1 polisin şehit olduğunu, 1 polisin da yaralandığını hatırlattı.

Şehide Allah’tan yağmur, yanık polise ise acil onma dileyen Bozdağ, hedefin daha şişman olduğunu, dinlence yeri namına makbul tıpkı yerde, kalabalığın ortasında bombanın patlatılarak elan fazla insanın ölmesi ve yaralanmasının hedeflendiğini aktardı.

Saldırının arkası sıra, bu teröristlerin CHP’nin yayınladığı gazetecilerle ilgili raporun ortamında meydan alıp almadığıyla ilgilendiren tartışma olduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle konuştu:

“Onlardan birinin de ismi geçti. Bazı değerlendirmeler yapıldı. Türkiye cezaevlerinde gazetecilik faaliyeti yaptı evet dahi başka eksantrik yasa, kumpas, usul, korelasyon dairesinde işini yaparken bu işi yaptı diye soruşturulan, hakkında tevkif kararı çıkarılan evet birlikte hâkimiyet verilen her can yoktur. Tığ bunu söylüyoruz. Herhangi Bir söylediğimizde birlikte bunu eleştiriyorlar. ‘Bir tweet attı, tutuklandı’ diyor. E evet kardeşim bu tweetin içinde ne var? Kimesne söylemiyor. Yani buradan söylemekten hicap duyuyorum. seçme Çiçekdağlı’nın annesine, babasına ölmüşüne sinkaf fail tıpkı tweet atıyor. Böyle bire bir madde yaptığında soruşturma açılıyor. Böyle bire bir husus yaptığında yargılamayla yüz yüze kalıyor. Çiçekdağlılara soruyorum. Sizin, bizim, hepimizin, tüvana ve cansız büyüklerine sinkaf eden birisi, düşünce mi açıklıyor, yoksa hakaret mi ediyor?”

Milleti kandırmak üzere stabil haddinden fazla şeyin yapıldığını dile getiren Bozdağ, ismi sabık terörist amacıyla “ölen oydu, değildi” tartışması yapılırken Kandil’in izah yaptığını, “O terörist yanımızda” dediğini bildirdi.

“Geveze oldu mu? Oldu. Saldıranlar PKK’lı mı? PKK’lı. Şehidimiz var mı? Gazimiz var mı? Var. Yıldırı örgütü eylemi üstlendi mi? Üstlendi. evet hakikat bu. Haddinden Fazla boş, çokça kemiksiz.” diyen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Demin o rapora (CHP’nin gazetecilere ilişik raporu) baktığımızda ben o ifade üzerinden yorum beğenmek istiyorum. O raporda ismi geçenlerden biri Maltepe’bile mevcut tıpkı kıraathaneye bombalı hamle yaptığından mahkûm. Yine Sinop Kültür ve Tesanüt Merkezi’ne bombalı atılım yapmaktan memur. Ego soruyorum bombalı çevik yapmak aynı gazetecilik faaliyeti mi? Raporda geçiyor bu kişiyle ait. Aynı ötekisi Ankara’bile 21 bin 800 Amerikan dolarını silahla gasp ediyor ve ayrıksı gasp eylemlerine karışıyor. Ben soruyorum gasp boşaltmak gazetecilik faaliyeti mi? Düşüncesini açıkladığı, çapraz olduğu üzere mi, hükümeti eleştirdiği üzere mi hatır alınmış? Ayrımsız bambaşka insan o bile Akbank Topçular Bölüm Müdürlüğünü silahla gasbediyor Eyüp ilçesinde. Yine tıpkı başkasının malını silahla gasp ediyor. Bundan yargılanıyor. Hükümranlık almış, içeride. Tıpkı gayr gene yıldırı örgütüne, eylemlerine ‘niye katılmıyorsunuz?’ diye niteleyerek katılmayanları tehdit ediyor. Yıldırı örgütü eylemlerine katılmayanları yıldırma etmek, gazetecilik faaliyeti mi? Gine tıpkı başkası yıldırı örgütünün gerçekleştireceği eylemlere gözcülük yapıyor. Dikizcilik yaptığı için üzerine soruşturma küşade. Deminden çıkıyorlar ‘bunlar gazetecilik faaliyeti yapıyor’. Biraz çın olun. Şayet biz bire bir gazeteci kıya işlediğinde yahut terör eylemine katıldığında evet da gasp yaptığında yahut hatta rastgele suç işlediğinde ‘bu gazetecidir, buna sormaca açılamaz. Buna ceza verilemez’ dersek makul mu peki? O ant sarıklı biri, o antlaşma fellah biri, o ant esnaf biri, bambaşka çığır grubundan biri aynı cürüm işlediğinde ‘bu rençperlik faaliyetidir, bu muallimlik faaliyetidir, bu bambaşka tıpkı faaliyettir’ deyip, biz onların suçlarını görmezde mi geleceğiz, öyle özdek peki mu? Türkiye bire bir ünsiyet devletidir. Ülfet devletinde suçlarla ilişik sormaca ve takip yapılırken bu ağız ağıza sıfatlardan ve ayrıksı unsurlardan müstakil yapılır.”

“Meçhul olan soruşturmanın bilgilerini Sayın Kılıçdaroğlu’na ki iletiyor?”

Türkiye’yi, mugayir düşünenleri, gazetecileri, eleştirenleri yargılayan aynı mutluluk yerine belirten herkese seslendiğini vurgulayan Bozdağ, “İsmini verin, gelin bakalım. Hangi yapmış? Siz üstelik bakın, tığ birlikte bakalım kamuoyuna açıklayalım. Yani bombalı atılım yapanı rapora koyup ‘bunlar gazetecilik faaliyeti nedeniyle içeridedir’ girmek hangi fehim geliyor? Dosyada yazıyor. Ne suçu işlediği yazıyor. Bilgiler ellerinde var. Buna rağmen diyor ki ‘bunlar gazetecilik faaliyeti’. O devir biz işin içinden kuşkusuz çıkacağız? diyerek konuştu.

Bozdağ, “Ayrıca Sayın Kılıçdaroğlu, esbak Mersin Cumhuriyet Başsavcımızı de misyon gösteren tıpkı açıklama yapıyor. İki ahit sustu. Terör örgütü izah yapana kadar ağzını bıçak açmadı. Terör örgütü açıklama yapınca kükredi ve peşinden savcımızı da meram gösteren benzeri açıklama yaptı. Kimse soruşturmanın üstünü örtmüyor. Senin elde ettiğin bilgiler, anket kapsamında savcılarımızın alın teri, emeğiyle ortaya çıkan bilgiler. Amma anket belirsiz. Bunu bilmiyor. Az Buçuk yanındaki hukukçulara sormasında kâr var. Soruşturma gizli olduğu üzere mahremiyet kararı üstelik alınabilir ihtiyaç halinde. Bu durumda soruşturmanın sağ esen yürümesi, delillere ulaşılması, faillerin yakalanması üzere buna lüzum duyulabilir. Demin buradan soruyorum. Bu gizli olan soruşturmanın bilgilerini Sayın Kılıçdaroğlu’na kim iletiyor? Adsız Sansız olan tıpkı soruşturmanın bilgilerini ısınmak, izah etmek doğru mu ölçek mi? diye niteleyerek onu birlikte tartmadan bahsetmek hangi kadar akıllıca?” değerlendirmesini yaptı.

“Mahremiyet” vurgusu

Bozdağ, ünsiyet devletinin kurallarına uyulması gerektiğini, bilgiler bilinmeyen ise gizliliğe herkesin uyması gerektiğini vurguladı.

Yıldırı örgütünün Mersin Cumhuriyet Altını Başsavcısını ve orada soruşturmayı yürütenleri meram gösterdiğine değinen Bozdağ, bunun akseptans edilebilir benzeri özdek olmadığını belirtti.

Bozdağ, hukuka mesai veren, anket ve takip faaliyetlerini örümcek karar mensuplarına hücum, hakaret, pus sallanmasını, yıldırı örgütlerine maksat gösterilmesini asla akseptans etmeyeceklerini kaydetti.

Hukukun Türkiye üzere kocaman olduğunu anlatan Bozdağ, “Savcılarımızı, hakimlerimizi, etki görevini yapanları murat gösterdiklerine alın arkalamak bizim asli vazifemizdir. Türkiye’nin ikinci partisine mahkeme kararı mensuplarını ayrıştırmaya, onların ayrımsız kısmını tıpkı kısmının karşısına dikmeye, onları millete ve terör örgütlerine murat göstermeye hakkı yoktur. İnşallah onlar birlikte hususiyet devletinin ruhuna akıllıca benzeri şekilde davranmayı öğrenecekler. Çünkü ahbaplık devletinin ruhuna makul hareket etmek herkese selamet tren, gösteriş katar, kısık şimendifer ve herkesi diri kılar.” ifadelerini kullandı.

(Sürecek)



Share: