Rusya-Ukrayna savaşının ele alındığı “Sakarya Diplomatlık Akademisi” sona erdi

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Ortadoğu Enstitüsü (ORMER) marifetiyle planlı “Sakarya Diplomasi Akademisi Teoride ve Uygulamada Patırtı Çözümü: Rusya- Ukrayna Savaşı ve Türkiye’nin Barışı Sağlamadaki Rolü” programında Rusya-Ukrayna savaşı ile Türkiye’nin barışı sağlamadaki rolü akademisyenler ve diplomatlar marifetiyle değerlendirildi.

SAÜ Hars ve Kongre Merkezi’nde 26 Eylül’da başlayan programın sonuç gününde SAÜ Akademisyen Prof. Dr. Kemal İnat, “Türk Dış Politikası’nda Rusya ve Ukrayna, Türkiye’nin Hal Diplomasisi, Rusya’ya Yönelik Uluslararası Yaptırımlar ve Bölgesel Tıpkısı Sakil Olarak Türkiye’nin Rolü: İmkanlar ve Zorluklar” antetli banak gerçekleştirdi.

Küresel aktörlerin ekonomik verilerine ilişkin tablolar eşliğinde açıklamalarda mevcut İnat, IMF verilerine göre Türkiye’nin 2022 yılında mübayaa gücü paritesi açısından dünyanın 11. büyük ekonomisi olacağını belirtti.

İnat, değişik balaban ekonomilerle farkın eridiğini gösteren hem küresel okkalı kaymalarına hem dahi Türkiye’nin kapasitesine ait rakamların, Türkiye’ye geçmişe bakarak daha fazla akım alanı tanıdığını söyledi.

Batı’nın, Türkiye’nin egemenliğine ocumak duymama yönünde alışkanlığının bulunduğunu dile getiren İnat, “Türkiye, bundan sonra daha mutlak şekilde akıntı etmeye çalışıyor. Arsıulusal açık oturum herkes bunu destekliyor. Artık Batı’nın ve ÇAKER’nin o büyüklüğünde iri üstünlüğü söz konusu değil, alternatifler var. Dara unsuru olabilecek aktörler bahis konusu. İkincisi bile Türkiye, kişi kapasitesini arttırdı. Türkiye, artık 1945 ile 1950 arasının Türkiye’si değil.” şeklinde konuştu.

İnat, Türkiye’nin Rusya-Ukrayna savaşı üstüne egemenliğine ocumak duyan siyaset anlayışından uzak KÖLE ile koşut girişmek zorunda hissetmediğini vurgulayarak, “Türkiye’nin Ukrayna meselesinde yansız denge politikası izlemesi çok isabetli. Bu, haddinden fazla kırılan bire bir laf, ipte yürümek üzere, riskleri de haddinden fazla olan tıpkısı molekül.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin uluslararası siyasal sistemin tanıdığı imkanları kullanarak umumi ayrımsız abra politikası izlediğini anlatan İnat, şunları kaydetti:

“doğal gaz üstüne Türkiye, Rusya’ya olan bağımlılığını kısıntı üzerine müspet gelişme göstermiş. İkinci sırada İran, üçüncü tam Azerbaycan. Rusya’ya bağımlılık azaltılmış ama bibi yüzde 44,8 yani tığ yaptırımlara akla yatkın davransaydık Almanların şu anda yaşadığı sorunun aynısını yaşıyor olacaktık. Almanlar dursuz duraksız gazlaştırma tesisleri inşa ediyorlar. Rusya’ya karşı yaptırımlara makul davranmış olsaydık tığ o büyüklüğünde tekrar gazlaştırma tesisi yapamazdık, kışı atlatamazdık. Türkiye’nin politikasının bu anlamda akıllıca olduğunu düşünüyorum.”

Sunumun peşi sıra istifham ve cevaplarla sona muazzez programa ORMER Müdürü Tuncay Kardaş, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Share: