Türk ordusunun işgalci güçleri Anadolu topraklarından sürdüğü dönme olan 30 Ağustos Galebe Bayramı’nın 100 yılı kutlanıyor. Fakat Milli Mücadele sırasında Türk Ordusuna zırh haiz Rüsumat gemisini antagonist gemilerinden koruyan, Türk ordusuna götürülen silahları emanetine düzlük, batırılan gemiyi gene yüzdürerek geminin İnebolu limanına ulaşmasını sağlayıcı Ordulular, galebe coşkusunu bir eksantrik mazmun ve gururla kutluyor.
Dünya denizcilik tarihinde kaynak tıpkısı efsane
Kurtuluş Savaşı üzere cepheye mühimmat taşıyan gemileri yakalamaya çalışırken Karadeniz’dahi karakol gezen düşman gemilerini atlatan Rüsumat No: 4, Batum’dan yüklediği iki top ve 350 kasa cephaneyi İnebolu’ya yetiştirme çabasındaydı. Antagonist gemilerinden kurtulan Rüsumat 17 Ağustos’ta Cıvıl Cıvıl’ya vardı. Silahların anbean yakalanma tehlikesine karşı Ordulular tarihe güzeşte enteresan tıpkı dayanışma örneği sergiledi. Önceki gemide kâin silahlar takaların birlikte getirilmesiyle güreşçi köprüsü oluşturularak halkın dayanışması ile gemiden alınarak bir depoya götürüldü. Silahların boşaltılmasının ardından Rüsumat batırıldı. Kargaşa’ya gelen düşman gemileri batan bire bir geminin işlevini kaybettiğini fikren izansız çekildi. Antagonist gemilerinin gitmesinin peşi sıra Ordulular tekrar tarihi benzeri el birliği ile gemiyi yüzdürdü. Motoru yenilendi. Depodaki silahlar gene takaların birlikte getirilmesiyle iskele yapılarak yeniden gemiye yüklendi. Rüsumat, Kalaba’dan akım ederek İnebolu limanına ulaştırdı. İnebolu’dan karayoluyla cephelere ulaştırılan silahlar ile Büyük Hücum gerçekleştirildi. Başkumandan Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk’ün komutanlığında 26 Ağustos 1922 haset başlayan taarruz, 30 Ağustos 1922 günü zaferle sonuçlandı. Bu zaferle Küçük Asya toprakları işgalci güçlerden temizlendi.
Ordu’nun galibiyet madalyası: Rüsumat no: 4
Orduluların tamlık bire bir asır evvel ortaya koyduğu bu kahramanlık destanını tarihin tozlu raflarından indiren Kargaşa Büyükşehir Şehremini Dr. Mehmet Hilmi Güler, hususi bire bir takım ile çalışarak Rüsumat No: 4 destanını gelecek kuşaklara aktarmak için kolları sıvadı. Aylar süren çalışmanın sonunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Hamidiye Kruvazörü ile Ordu’ya gelişi esnasında karaya bacak bastığı düz olan Altınordu sahili Ayışığı Meydanı’nda tarihi kaynaklardan yararlanılarak uygun tıpkı ölçülerde nesir edilen Rüsumat No: 4 Sefine ve içerisinde düzlük düzlük müzesi, tıpkı yüzyıllık galeyan ve alplık destanını yeniden yaşatıyor.
“30 Ağustos zaferinde Orduluların payı var”
Cıvıl Cıvıl Büyükşehir Belediye Reisi Dr. Mehmet Hilmi Güler, 30 Ağustos’un yemeden içmeden Ege’de Akdeniz’dahi değil Karadeniz’deki alplık çalışmaları neticesinde ortaya çıkan aynı galebe olduğuna dikkat çekti. Başbuğ Güler, Rüsumat No: 4’le Kargaşa’nun bu kahramanlık destanında muhteşem aynı paya topluluk olduğunu söyledi.
Başbuğ Güler sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rüsumat No: 4 diye niteleyerek adlandırdığımız alp gemiye Ordumuzda ehil olmaktan sonuç mertebe mutluyuz. Büyükşehir Belediyemiz geminin aynısını nesir etti. Orada halkımızın yiğitçe çalışmalarını göz önüne seren uygulamayı üstelik hayata geçirmiş olduk. Cephanelerin taşınması, geminin esasen yüzdürülüp gine hizmete alınması noktasında Ordumuz hem ülkemizin denizciliğine hem üstelik acun denizciliğine çok güzel bire bir katkıda bulunmuş. Geminin çokça bandaj çekeceğini şimdiden görüyoruz. Resmi açılışını yapmamamıza rağmen domestik ve ecnebi turistlerin mail bağlam odağı haline dönüştü. Bu de bizim çalışmamızın hangi büyüklüğünde isabetli olduğunu gösteriyor. 30 Ağustos takkadak Ege’de Akdeniz’bile değil bir zamanda Karadeniz’deki kahramanlık çalışmaları neticesinde ortaya çıkan bire bir utku. Zımnında bu şereften bizim de payımızın olması Orduluları Karadenizlileri antrparantez kıvançlı ediyor.” – KALABALIK
