CHP Ankara Saylav Yıldırım Kaya’nın ülfet ettiği Elazığlı maraba Uzun Gündoğan, “Ekincilik sigortasını oran ödesin. Ben deminden 2 bin teklik ekincilik sigortasını aynı buçuk senedir yatıramıyorum. Ego 2 bin liralık onu yatırınca, hangi yiyeceğim” dedi.

CHP Ankara Saylav Saika Kaya, Elazığ’dahi muhtarları ve çiftçileri ülfet etti. Kaya, muhtarların ve çiftçilerin sorunlarını dinledikten bilahare çözüm önerilerini anlattı. Elazığ Muhtarlar Federasyon Başkanı Ahmet Gül’le mülaki Kayaç, Gül’e “Muhtarların Elazığ’de ve Türkiye genelinde sorunları nelerdir” diye niteleyerek sordu. Gül, Kaya’ya şöyle yanıt verdi:

“BİR MEMURUN HAKLARINI ALMAK İSTİYORUZ”

“Muhtarların Türkiye genelinde olduğu üzere Elazığ’da birlikte sorunları var. Akıbet dönemde bazen kazanımlar elde edildi, bu anlamda devletimize teşekkürname ediyoruz. Ego 2009 yılından beri muhtarlık görevini yapmaktayım. İlk geldiğimiz zamanda Bent-Kur’umuzu bile kendi cebimizden ödüyorduk. Kâh iyileştirmeler yapıldı amma bizim temelde istediğimiz muhtarlığın bire bir statüye kavuşturulmasıdır. Şu anda her statümüz bulunmayan. Maaşımız benzeri kararnameyle veriliyor. Ululuk, kamu görevlisiyiz. Yargılanırken tıpkısı vazifeli üzere yargılanıyoruz. Nedeniyle aynı memurun haklarını yolmak istiyoruz.”

Kayaç, muhtarlarla ilgili aynı yasa teklifi verdiklerini ama akseptans edilmediğini söyledi. Gül’ün yanıtı ise şöyle oldu:

“GELIŞIGÜZEL ÖNÜNE MEVRUT MUHTAR OLAMAMALI”

“Evet, kabul edilmedi. Biz Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu, değişik oluşumlarımız var. Onlarla beraber gerektiği yerde girişimlerde bulunuyoruz. Muhtarların sorunlarını ve sıkıntılarını merkezi hükümete aktarmaya çalışıyoruz. Yine ihtilaf partilerimize dahi aktarmaya çalışıyoruz. Bu anlamda, muhtarlık kurumu biliyorsunuz Türkiye’nin şu temel büyüklüğünde gelen biricik milli kurumudur. Söz Gelimi Almanya birlikte tığ muhtarlık kurumunu kendimize pekâlâ uyarlayabiliriz çalışması yaptılar. Türkiye’ye has olan bir hava. Zımnında tığ bu kurumu güçlendirip, muhtarları bile galiba aynı kritere bittabi tutup seçilmesini sağlayabiliriz. Seçme önüne gelen muhtar olamamalı.”

Kayaç, Gül’ün bu önerisine cevaben, “Tığ bir fikir pusulası öneriyoruz. Nedeni bile şu: Deminden siz kocabaşi adayısınız. Kişi oy pusulanızı koyuyorsunuz. İçeri rakip giriyor ve alıp götürüyor. Amma müttehit rey pusulası olsa, bu eke tıpkısı molekül. Çünkü muhtarlık demokrasinin beşiği. Amma demokrasinin gereği olan rey pusulasına da ehliyetli ehemmiyet verilmiyor” dedi.

Gül, muhtarlık seçimlerine dair şunları söyledi:

“ADAYLIK USULÜNE BAKARAK DE BAŞLANGIÇTA ADAYLIK BAŞVURUSU YAPMASI GEREKİYOR”

“Namzetlik usulüne göre de ilkin adaylık başvurusu yapması gerekiyor. Demincek eskimemiş tıpkı mahallemiz oluştu. Depremden sonra, depremzedelerin kalması amacıyla yapıldı. On binlerce konut benzeri bölgeye yapıldı. Bire Bir mahalle oluştu. Orada tıpkı intihap var. Kimin aday olup olmadığı muhtemelen değil. Yani akıbet devir ben kağıtlarımı bastırıp götürüp sandığın oraya koyuyorum. Ego da adayım, diyebiliyorum. Böyle olunca seçim ciddiyeti kalmıyor. Bunla ilgilendiren lüzum sizlerin verdiği takrir lüzum bizler bile Bakanlıklara, Cumhurbaşkanlığına yazılar yazdık. Muhtarların artık neleri istediğine dayalı taleplerimizi ilettik.”

“YETKİSİZ YETKİLİYİZ BİZLER, ANCA SÖYLEYEYİM”

Yıldırım Kaya’nın “Tıpkısı an evvel Muhtarlık Yasası olsun diyorsun, bir kurumdur bu, devletin aynı parçasıdır. Aynı kanunu olması lazım, diyorsun” sözüne denk adına, “Muhtarlık tıpkısı siyasi partiye tutkun olmadan, seçkin yerlerden bindi almadan arkadaşlarımız biricik başına tıpkı seçime giriyor.  Elazığ’dahi tıpkısı milletvekilinin aldığı oyu, muhtar çabucak benzeri mahallede alıyor. Yetkilerin verilmesi geçişsiz. Yetkisiz yetkiliyiz bizler, anca söyleyeyim” diye niteleyerek konuştu.

“150 DÖNÜM DÜZ EKMİŞTİM. BASMA ATAMADIM”

Kayaç, muhtarları ziyaretinin arkası sıra Elazığ Sugözü Mahallesi’nde ekinci Levent Gündoğan’ı müzakere etti. 54 yaşında besicilik ve tarımla uğraştığını tamlayan Gündoğan, durumunun bereketli olmadığından yakındı. Gündoğan, “Çiftçilik yapıyorum amma durumum gür değil. 150 dönüm düzlük ekmiştim. Davar üzere arpa ve buğday ekmiştim. Matbua atamadım” diyerek konuştu. Kayaç, Gündoğan’a “Davarlar amacıyla yem alamadığın üzere mi ekiyorsun” diyerek sordu. Gündoğan’ın cevabı ise şöyle oldu:

“TARIM SİGORTASINI ORAN ÖDESİN”

“Peki, yem alamadığım amacıyla ekiyorum. Bu işi da bırakacağım. Zararına hareket mi yapacağım? Mecburen bırakacağım. Benim sizden beklentim, tarım sigortasını celal ödesin. Ben demin 2 bin liralık tarım sigortasını bire bir buçuk senedir yatıramıyorum. Ben 2 bin teklik onu yatırınca, ne yiyeceğim? Ekincilik kredisi çektim amma yeniden bile yetmiyor.”