CHP Grup Başkanvekili Bağımsız Hususi, Mersin’deki saldırıyı gerçekleştirirken bedeni parçalanan yıldırıcı ile üzerinden sâdır kimliğin uyuşmadığı yönünde kriminal bulgular olduğunu savunarak, “Teröristin adı değişse de CHP’nin tutumu değişmez. Siz neye sarıldınız, bize saldırırken neye dayandırdınız bunu?” dedi.
Özel, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Mersin’de polisevine saldırıyı düzenlediği açıklanan PKK’lı teröristin kimliğinin netleşmediğini söyledi.
CHP’nin, tutuklu gazetecilere ilgilendiren 10 sene geçmiş yayımladığı raporda düzlük düzlük benzeri ismin, bu saldırıyı düzenleyen PKK’lı terörist olduğu yönündeki haberin servis edildiğini savunan Hususi, Mersin’deki kâh yetkililerin kendilerine “saldırıda bedeni parçalanan teröristin, raporda adı sabık terör örgütü üyesi olmadığı” bilgisini verdiğini anlattı.
Hususi, ” SELIM Tümen’nin, tek cızık tanımayan, ‘Acaba yükselişte olanları düşüşe geçirir, süresince bulunduğumuz sıkışmış pozisyondan kurtulabilir miyiz?’ diyerek ne etik bilimi hangi aktöre hangi vicdana sığacak saldırıları bitmeme ediyordu. Arz böylecene Sayın Genel Başkan’ımız geçkin akşam mukteza açıklamayı ve paylaşımı yaptı. Iş şudur, şişman aynı kumpasla alın karşıyayız.” sözlerini gider etti.
Özgür Özel, bu teröriste ilişik haberlerin CHP’ye müteveccih dizgeli tıpkısı geveze olduğunu ileri sürerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Deminden ortaya çıkıyor kim o isimden Süleyman Soylu da sakıncasız değil, devletin elinde filhakika hakeza bire bir vukuf namevcut. Biz Emniyet Umumi Müdürlüğüne, savcıya, İçişleri Bakanlığının resmi açıklamasına inanırız. Açıklayın kardeşim. Amma açıklayabilecek bire bir boyut namevcut çünkü şu anda dahi o kimliği tayin etmiş değiller. Kimliğin o kişiyle uyuşmadığı yönünde bir derinti kriminal veri var. Aristokrat çıkıyor, ‘Bunu PKK de söylüyor.’ PKK’nın hangi söylediğine bakma sen. Teröristin adı değişse de CHP’nin tutumu değişmez. Amma siz neye sarıldınız, bize saldırırken neye dayandırdınız? Bu bittabi yılışıklık, kepazelik, bire bir dönün geçmiş ilk millete bunu anlatın.”
İktidarın, adı geçen yıldırıcı üzerinden aynı algı operasyonu oluşturmaya çalıştığını savunan Hususi, bu asıl durumların esbak yıllarda acun siyasetinde bile görüldüğünü ve iktidarların sonunu getirdiğini söyledi.
“Kaldırın dokunulmazlığımı, Nedim Şener ile yüzleşelim”
CHP Kol Başkanvekili Hususi, cezaevinde bulunduğu tam gazeteci Nedim Şener’i ziyaretinde, Şener’in kendisinden FETÖ’ye müteveccih müspet söylemlerini kamuoyuna açıklamasını istediğini ancak bunu yapmadığını belirtti.
Hususi, Şener’in şahsına yönelik hakaretlerine cebin manevi tazminat açacağını ve kazanması halinde Modern Yaşamı Destekleme Derneğine bağışlayacağını bildirdi.
Şener’in, kendisine müteveccih “dokunulmazlığa dehalet” ifadesini kullandığına belen fail Özel, “Başımla bu arada, sen beni mahkemeye ver. Biz birlikte vereceğiz. Antrparantez o mahkemede imtiyaz dahi namevcut. Ama ceza davası açılmasını sağlarsan, buraya özet gelirse şipşak komisyona aynı arzuhâl benden, hodri yer ‘Kaldırın dokunulmazlığımı, Nedim Şener ile yüzleşelim.’ derim ama hangi Nedim Şener? Sakın ha, o güne kadar kudret değişirse dönüp dolaşıp eksantrik taraflara gitme.” diye konuştu.
TBMM’nin yarın eskimemiş teşri yılına başlayacağını anımsatan Özel, partisinin, yeni teşri döneminde üstelik vatandaşın taleplerini hayata kılmak için çalışacağını dile getirdi.
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Bitkisel’nin değerlendirmelerini eleştirirken ayrımsız cümlesini okuyan Hususi, “Sayın Nebati, yeniden ten bu cümleyi tıpkısı yerden okumadan, bu dişimi kıracağım.” dedi.
Bağımsız Milletvekili Özel, Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan’ın enflasyonun ati yılın önceki aylarından itibaren düşeceği söyleminin gerçeği yansıtmadığını öne sürerek “DÜRÜST Öğür’nin rakamları kullanarak yaptığı manipülasyon üzerine lütfen ne onlara hangi bize, markette gördüğünüze, pazarda verdiğinize, cebinizde kalana bakınız. İşler yolundaysa, eğer bol geçinebiliyorsanız emretmek kim bunlar makul söylüyor. Yok yaşadığınız o değilse kurtulmak üzere sandığa büyüklüğünde ya sabır.” şeklinde konuştu.
Polislere yönelik özendirme ödemelerine belen eden Hususi, onların kavuştuğu bu hakka, Kurnaz ve Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin de eş olması gerektiğini söyledi.
“Mersin’deki kriminal daire hangi açıklarsa ona inanacağız”
Hususi, bire bir gazetecinin, yarıcı terör örgütü PKK’nın, Mersin’deki saldırıda öldüğü açıklanan teröristin hayatta olduğu açıklamasını hatırlatarak “Mersin’deki olayla ilgili PKK’nın açıklamasını müracaat almakla suçlanıyorsunuz. PKK’nın açıklamasını referans mı alıyorsunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Geçmiş, ‘Saldırganın kimliğiyle ilişik ayrımlı iddialar var, bu bahis araştırılsın.’ dediğimde PKK’nın hakeza tıpkısı açıklaması benzeri yere yansımamıştı. Sayın Genel Başkan’ımıza iki bölüm geçmiş bu ihsas geldiğinde bile hakeza aynı açıklama yansımamıştı. Mersin’deki bütün polislerin vicdanları, Mersin’deki kriminal kat, savcılık şahittir kim günlerdir, mevcut tıpkı kimlik ama eşleşmeyen pus izi ve DNA konuşuluyor. Aynı iş var ama bunun birden, abuk sabuk açıklanmasında de bire bir olta var. ‘Bu sevimli değil.’ diyorlar. Bu yaşama terör örgütünün mensubuysa bizim pozisyonumuzda değişen tıpkısı molekül bulunmayan, bir noktadayız. O periyot yazdığımız rapora, ayrımsız satır yazmışız ‘gazeteci kimliği var’ diye, Soylu’nun açıklamalarından gazeteciliğe elan bilahare devam ettiği anlaşılıyor. Pozisyonumuz, patlayan o da olsa, şimdi başka yerde üstelik olsa, PKK’lı ise stabil. Ama YANLIŞSIZ Fırka hep temas şeyi buna dayandırdı. Bu sorunun onlara sorulması gerekmez mi? Tığ, Mersin’deki kriminal daire ne açıklarsa ona inanacağız.”
