CHP Genel Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, Elazığ’dahi grup toplantısının peşi sıra yurttaşlara seslendi. Meşalelerle karşılanan Kılıçdaroğlu, temiz eleştirilerde bile bulundu.
ÖZ ELEŞTİRİLERDE BULUNDU
Açıklamalarında Kılıçdaroğlu, “Sevgili hemşerilerim Elazığ’ın ekmeğini yedim, suyunu içtim. Gençliğim burada geçti. Tecim lisesinden mezun oldum. Elazığ’ı on paralık unutmadım. Bürokratken bile Elazığ’a geldim. Elazığlılarla herhangi bir yerde, rastgele ortamda kucaklaşıyorum. Elazığ’ın bu toprak üzere hangi kadar değerli bire bir site olduğunu biliyorum. Elazığlıların gücünü, Elazığlıların çalışkanlığını da biliyorum.” dedi.
“OY VERİN DEDİK, VERMEDİNİZ, HAKLISINIZ”
Burada oyumuzun düşük olduğunu dahi biliyorum. Oyumuzun düşüklüğünün kabahati sizde değil bizde. Yani CHP’da. Gelmedik, oturmadık, konuşmadık, çayınızı içmedik, yemeğinizi yemedik. Ankara’de oturduk. Nutuklar attık. ‘Bize görüş verin’ dedik. Siz birlikte vermediniz, haklısınız. Demincek geliyorum. yavaş yavaş geziyorum. Deminden geliyor, oturuyorum. Konuşuyorum, dertleşiyorum, beherglas sorunuza yegâne biricik, istekle yerine karşılık veriyorum. Orgazm önderleri ile benzeri araya geliyorum. Gençlerle beraberim, kadınlarla, haksızlığa uğrayan ailelerle, çiftçilerle beraberim. Bunların sorunlarının tamamını çözeceğiz. Bu memlekete dirlik ve bereketi getireceğiz. Tek kimesne bulut etmesin.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
” Türkiye’nin sakil mesail yaşadığını biliyorum. Tek vatandaşımın umutsuzluğa kapılmasını istemem. Türkiye’nin çözülmeyecek tek sorunu yoktur. Şeş reis aynı aradayız. Şeş reis Türkiye’nin gelişmesi amacıyla, büyümesi üzere, sorunlarının çözülmesi üzere ceht harcıyoruz. Tıpkısı aradayız, beraberiz, birlikteyiz. Bundan güvenli olmanızı isterim.
“MASANIN ALTI-ÜSTÜ, BUNLARA İNANMAYIN”
Havuz medyası edip; bozuldu, şöyle oldu, böyle oldu… Masanın altı, masanın üstü… Bunlara sakın inanmayın. Çabucak ve çabucak bize inanın. Esnafın, çiftçinin, gençlerin acun kadar sorunu var. Aileler, sakil ayrımsız fukaralık yaşıyorlar. Bebeklerin yatağa aç yatırıldığını, öğrencilerin okula giderken ehliyetli beslenmediğini gayet iyi biliyorum. Ama bunları hal iradesi ve kararlılığındayız. Tamamını çözeceğiz. Bize soruyorlar, ‘Çözeceksiniz ama parayı nereden bulacaksınız?’. On Paralık meraklanmayın, beşli çetelerin çaldığı paraların tamamını alacağım, bu milletin esnafına vereceğim. Bu milletin çiftçisine vereceğim. Ki karşı teri döküyor, çalışıyorsa onun hakkını teyit edeceğim. Bana diyorlar ki ‘Efendim, kuintet çetelerden bu paraları alamazsın.’ Hususiyet içinde alacağım, türe zarfında alacağım, şiddet süreci zarfında alacağım. Alacağız parayı, vereceğiz millete. Dünyalık milletin parası. Adaleti akdetmek için, devletin dini adalettir, mezalim karşısında susan ahraz şeytandır. Zımnında ki adaletsizlik yapıyorsa karşısına çıkacağız. Kim mağdurun yanında değilse karşısına çıkacağız. Hep mağdurların, haksızlığa uğrayanların tamamının hakkını ve hukukunu doğrulama edeceğiz. Şayet siyaset bunu yapmıyorsa, neden siyasa yapıyor? Sizden isteğim bize güvenin.
“BENİM SARAYLARDA OTURMA NİYETİM BULUNMAYAN”
Benim saraylarda yerleşme kabil bir niyetim yoktur. Saray değil umum gibi, yurttaş üzere süregelmek isterim. Dolayısıyla sarayda oturanlar milleti unuttular. Milletin derdini bilmiyorlar. Ama ben sarayda oturmuyorum, benim dışımdaki ilkokul refik da, genel başkanımız de sarayda oturmuyor. Bu Arada, kol kolalama, alay malay bu ülkenin sorunlarını fora etmek için yola çıktık. Sizlere bariz ve açık çağrı yapıyorum. Bize katılın. Doğruluk istiyorsanız, bereket istiyorsanız, haksızlıklarla çabalamak istiyorsanız, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenlerle çabalamak için bize katılın. Bize katılın kim hararetli olalım. Bize katılın kim Mısır’daki sağır padişah de ‘Yahu Türkiye’dahi bir şeyler oluyor, Türkiye’dahi tıpkı adalet arayışı var, Türkiye’bile insanlar yola bundan sonra; Türkiye’de insanlar hakkı, hukuku ve adaleti arıyor. Bunun bile liderliğini şeş siyasi partinin umumi başkanı yapıyor’ desinler. Bize katılırsanız beraber dinç peki, ülkenin sorunlarını çözeriz.
“FİTİL FİTİL BURUNLARINDAN GETİRECEK ERKEK KEMAL”
Faizcilere ne büyüklüğünde mülk ödendiğini, esrar baronları ile dal kolalama gezdiklerini, devleti soyanlarla birlikte yürüdüklerini biliyorum. Tek unutmayın, türe ortamında onların burunlarından fitil fitil bu Mösyö Kemal getirecek.
“DÖNÜP BANA MİLLİYETÇİLİK EDEBİYATI YAPACAKSIN”
Öyle düz okudum, dünya lideri oldum. Efelenecek, sövecek. ‘Bak mülk varlığını araştıracağım papazı vermesen’. 10 dakika bilahare papazı teslim edersen, ülkeyi yönetemezsin. Tığ hangi yapacağız, anca yapmayacağız asla. Tank, palet fabrikasını Katarlılara sattılar. Katarlılardan o fabrikayı alıp ordumuza konfirmasyon edeceğiz. Askeri hastaneleri kapattılar. Terörle mücadelede yaralanan askerler hastaneye gelinceye büyüklüğünde martir oldular. O hastanelerin tamamını tıpkı hafta içinde alacağız ellerinden, orduya teslim edeceğiz. Askeri hastaneleri da namına koyacağız.
Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar, bana ayrımsız dahi milliyetçilik edebiyatı yapıyorlar. Siz ki, ulusalcılık kim? Ulusçuluk yurt toprağını metrukiyet etmemek, bayrağı indirmemektir. Elazığ’ın damarını biliyorum, işlek ayrımsız nasyonalizm damarı var biliyorum. Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırırken bayrağı indirecek ve türbeyi kaçıracaksın. Dönüp bana ulusçuluk edebiyatı yapacaksın. Ben o bayrağı götüreceğim, oraya dikeceğim. Süleyman Şah Türbesi’ni da toprağına götüreceğim.
“TEREYAĞINDAN KIL ÇEKER GİBİ ÇÖZECEĞİM”
Tığ insanımızı seviyoruz. Siyasa bölüt bakım ika sanatıdır, siyasetçinin bölüt adisyon vermesidir. Halkına hesap vermeyen bire bir siyasi gayrimümkün. Bakın güzeşte yıl 4,5 milyon civarında vatandaşın, hanenin elektriği kesildi. Ben dahi elektriğimi kestim. 4,5 milyonun insanı derdini ikna etmek amacıyla. Demincek soruyoruz. Birçok hanenin elektriği kesildi, 2022’da? Yanıt vermiyorlar, korkuyorlar… Akilane haberdar etmek zorundasınız bu milleti. Meraklanmayın, çözeceğim. Tereyağından kıl çeker kadar çözeceğim.
“SİZLER VARSANIZ BU ÜLKENİN ÇÖZÜLMEYECEK HİÇBİR SORUNU YOKTUR”
Bu ülkede herkesi barıştıracağım. Namevcut sağcı, solcu, bulunmayan şu kimlikten, bu kimlikten, şu inançtan, bu inançtan. Hangi derlerse desinler. Zahir ve açık söyleyeyim. Herkesin fideist başımın konusunda. Herkesin kimliği başımın üzerine. Herkesin dirim tarzı başımın üzerine. Herkesin barışması, kucaklaşması geçişsiz. Türkiye’nin acun büyüklüğünde sorunu var. Bu sorunlara talibiz. Sorunlara talibiz. Sorunların ağırbaşlı olduğunu biliyorum amma katiyen karamsar değilim. Zira sizler varsınız. Sizler varsanız bu ülkenin çözülmeyecek hiçbir sorunu yoktur.”